Acı deneyimi mi, tavrımız mı?

-
Aa
+
a
a
a

Farklı kişiler aynı acı uyaranına niçin farklı tepkiler verir? Farklı olan acı/ağrı deneyimi mi, bu deneyime takındığımız tavır mı? Bu programda felsefi sorgulamaların yanı sıra acı/ağrı serisinin önceki ve önümüzdeki bölümlerine dair kısa bir özet yaptık.

iğneler batmış ve sakin duran bir erkek illüstrasyonu ve karşısında tek iğne batmış ve acı çeken kadın illüstrasyonu
Acı deneyimi mi, tavrımız mı?
 

Acı deneyimi mi, tavrımız mı?

podcast servisi: iTunes / RSS

Acı/ağrı konusu, zihin felsefesinde en çok kullanılan örnekler arasında yer alır.

Tipik bir soru: Aynı uyaran (örneğin ele batan diken) iki kişide farklı tepkilere yol açıyorsa bu deneyimlerin farklı olmasından mıdır, yoksa aynı deneyime karşı takındıkları farklı tavırdan mı ve birinin acıya karşı daha dayanıklı olmasından mı?

İki farklı kişinin öznel deneyimlerini karşılaştırmak mümkün değil. 

Fakat acı/ağrı araştırmacıları nesnel bir ölçüm yapmaya çalışırken kişinin kendisine sorarak ve görsel bir ölçüm aracı kullanarak acı/ağrı deneyiminin şiddetini sayısal olarak belirlemeye çalışıyorlar.

Uluslararası acı skalası

-- / --

Bu 'Evrensel Acı/Ağrı Değerlendirme Aracı'nın ancak dolaylı bir ölçüm yapabildiği açık. 

Deneyimin öznesi olan kişi, acısının şiddetini sayısal olarak ifade edebilse de niye böyle değerlendirdiği sorusu cevaplanmış olmuyor.

Örneğin, iğne olmak niçin bazı insanlar için çok daha korkutucu? Daha şiddetli bir acı hissettiklerinden mi?

Aralarında teşhis edilebilen bir nörolojik fark olmayan kişilerin aynı uyarandan kaynaklanan acı/ağrılarının aynı (ya da birbirine çok yakın) şiddette olması gerekmez mi?

İşte burada acı deneyiminin şiddetine katkıda bulunan farklı (uyaran dışında) unsurlar devreye giriyor.

Acı/ağrıyı karmaşık ve ölçümü zor hale getiren öğeler.

Acı eşiğini belirleyen genetik eğilim, kişinin acıya toleransı, tavrı, yerli yersiz korkuları, beklentileri, vb.

Programda bu acı eşiği sorusu üzerinden bir kaç örneği tartıştık.

-- / --

Şimdiye kadar sinir sistemimizdeki acı/ağrıyı mümkün kılan periferal ve merkezi mekanizmalardan, baş ağrısı/migren ve "hayalet ağrı"dan söz ettik.

Acının savunma/ikaz özelliğine ve evrimsel değerine değindik.

Peki, acı mı, ağrı mı? Farkları ne?

Acı/ağrı, bir duyumsama mı, algılama mı? Duyu ile algı arasında ne fark var ve bu fark niçin (ve kimler için) önemli?

Bu sorulara da kısaca değinerek cevaplamaya çalıştık.

-- / --

Bu hafta, şimdiye dek nelerden söz ettiğimizin yanı sıra bir de serinin önümüzdeki bölümlerine değindik.

  • Yüz nakli üzerinden "hayalet duyu".
  • Hayvanlarda acı/ağrı --teşhis ve tedavi yöntemleri.
  • Ağrı asembolisi ve ağrıya karşı cerrahi müdahale.
  • "Aşk acısı" ve "kalp ağrısı".

Bir de acı/ağrı konusuna temas eden ama bu seriyi çok uzatmamak için daha ileride ele alacağımız bir kaç konu var.

Örneğin Covid ilintili, süreklilik gösteren baş ağrısı.

Veya hipnozla ağrı tedavisinin bilimsel tarafı.

Bunları da acı/ağrı serinin ardından konuşacağız.