Gezi Parkı'nın Ağaçlarını Tanıyalım

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

Gezi Direnişi’nin 5. yıldönümünde Gezi Parkı’nın ağaçları için veri tabanı oluşturuldu. Parktaki 1361 ağacın bilgilerini, konumunu ve şu anda 1100 kadarının 5000 fotoğrafını içeren bir site hazırlandı. Peyzaj mimarı Faruk Dığış Açık Gazete'de konuğumuz oldu ve projeyi konuştuk. Faruk Dığış, Açık Radyo dinleyicilerini 10 Haziran Pazar günü 16:00'da, Gezi Parkı'nda Ünal Akyemin rehberliğinde yapılacak dendroloji (ağaçbilim) turuna da çağırdı.

geziparkimiz.net

Ömer Madra: Gezi direnişinin 5.yıldönümünde Gezi Parkı'nın ağaçları için veri tabanı oluşturulmuş vaziyette. “Gezi parkındaki 1361 ağacı yakından tanıyoruz” diye Bianet’te ilginç bir haber çıktı fotoğraflarıyla beraber ağaçların. Bir grup gönüllünün de Taksim Gezi parkında bulunan tüm ağaç ve çalıları fotoğraflayarak envanter çıkartması ilginç bir şey. 1361 ağacın bilgileri, konumunu ve 1100 kadarının da 5 bin fotoğrafını çeken bir site hazırlanmış. O konuyla ilgili olarak bu konuda çalışmaları yürütenlerden peyzaj mimarı Faruk Dığış’la birazcık konuşup bu konuda bilgi alalım. Günaydın Faruk bey!

Faruk Dığış: Günaydın Ömer Bey!

Can Tonbil: Merhaba Faruk Bey!

FD: Günaydın!

ÖM: Bu ilginç bir şey; ‘bağzı geziciler’ başlığıyla yani ‘ğ’ de kullanılarak Gezi direnişinin 5. yıldönümünde geziparkimiz.net sitesi açılmış. Bizi biraz bilgilendirirseniz seviniriz.

FD: Tabii ki. Park hepimiz için çok kıymetli ve değerli ama değer vermek yeterli değil, tanımak ve sahiplenmek de gerekiyordu. Bu şiarla yola çıktık ve herkesin parkı daha yakından tanıyabilmesi için ne yapabiliriz diye böyle bir çalışmaya başladık. Aslında bu daha başlangıç bu 1361 ağacın teker teker tespit edilmesi, sağlık durumlarının tespit edilmesi, türlerinin tespitinin yapılması bir başlangıç. Bundan sonra da Park’la alakalı bu site üzerinden pek çok etkinlik yapmaya, pek çok şey yapmaya çalışacağız. Öncelikle biz Gezi’yi seven herkesin, İstanbulluların parkı daha yakından tanıyabilmesi, bunu da hep beraber yapacağız. Yani 3-5 gönüllünün değil bütün İstanbul halkının elele vererek bu projeji daha ileriki aşamalara götürmesini de istiyoruz.

ÖM: Evet sitede bütün bu bilgiler var zaten, bir de harita var. Neden sitenin açıldığına dair de bir açıklama var, ağaçlara sahip çıkma projesi, biraz da ondan bahsedebilir miyiz?

FD: Park hakkında bize en çok gelen sorulardan bir kısmı bazı ağaçların kuruyor olması, bazılarının hastalıklı olması, bunların neden kaynaklandığı gibi pek çok soruyla karşılaşıyorduk. Sitenin bize sağlayacağı en büyük faydalardan bir tanesi de şu olacak, bu tespitler 2017 yılında yapılmaya başladı ve bugüne kadar devam etti, yaklaşık 1 yıl sürdü aralıklı çalışmalarla ama bundan sonra da bu bitkilerin sağlık durumları ve kontrolleri düzenli olarak yapılacağı için elimizde müthiş bir veri tabanı olacak. İleriki yıllarda da parkla ilgili daha doğru ve net çözümler, tanımlar ortaya koyabileceğiz. Bu iş yapılırken sevgili Birkan Işın, sevgili Haluk Aykan, bu fotoğraflarıyla bize de destek olan Yücel Tunca ve onun Galata Fotoğrafhanesi’ndeki 48 tane fotoğrafçı arkadaşı büyük bir çaba ve özveri gösterdiler. Onlara da ayrıca burada teker teker teşekkür ediyorum.

ÖM: Evet büyük bir kolektif çaba aslında bu, bir müşterekin müşterek bir çabayla korunması.

FD: Tabii.

ÖM: Çok hoş aslında ve 10 ayrı cinsten, türden de bahsediliyor galiba?

FD: 67 tane farklı tür bitki var tespit ettiğimiz.

ÖM: Öyle mi?

FD: Evet. 1361 adet de bitki var.

ÖM: Aslında Gezi Parkı diğer bazı başka ülkelerdeki büyük şehirlerdeki parklarla kıyaslandığında maalesef oldukça küçük boyutlu, ona rağmen büyük bir gayretle sahip çıkılmasına çalışılıyor. Bu küçük boyutuna rağmen bu kadar büyük bir çeşitliliği barındırıyor olması da insana şaşırtıcı da geliyor.

FD: Tabii kesinlikle yani bu bizim çok az farkında olduğumuz bir gerçeklik ama endemik türler açısından, iklim açısından müthiş bir coğrafyanın üzerinde yaşıyoruz, özellikle İstanbul bölgesi hem Akdeniz ikliminin özelliklerini bünyesinde barındırıyor, hem de Karadeniz ikliminin özelliklerini bünyesinde barındırdığı için 2 bölgede de yetişen türlerin tamamı İstanbul’da yetişebiliyor. Bu da müthiş bir zenginlik ve müthiş bir renk katıyor aslında çevremize. Bir parça daha dikkatli olarak bakabilsek güzelliklerin farkına varabileceğiz.

ÖM: Bütün mesele orada zaten!

FD: Evet.

ÖM: O dikkati bunca zamandır yeterince odaklayamadığımız için de epey sorun yaşandı fakat önemli bir gelişme bu hakikaten, ‘bu daha başlangıç’ sloganıyla ‘bağzı’ geziciler tarafından hazırlanan geziparkimiz.net sitesi.

FD: Türkiye’de bir ilk, benim bildiğim kadarıyla Ömer bey, yani bunun daha önce yapılmış bir örneğine ben rastlamadım. Bu arada bir tane de küçük not eklemek istiyorum, daha yakından tanımak ve bitkilere dokunmak, bitkilerin hikayelerini duymak, onlarla daha yakından tanışmak isteyen bütün Açık Radyo dinleyicileri için 10 Haziran’da parkta bir dendroloji turu düzenleyeceğiz. Sevgili hocamız Ünal Akyemin’in rehberliğinde. Orada hepinizi parka bekliyoruz!

ÖM: 10 Haziran hangi gün?

FD: Pazar günü saat 16:00’da.

ÖM: Dendroloji?

FD: Evet ağaç bilimi.

ÖM: Evet. Böyle olağanüstü fotoğraflarla da Bianet’ten görebildiğim kadarıyla boyları, tepe çapları, gövdeleri hepsi de türlerle belirtiliyor. Daha Gezi Hareketi başlamadan önce de Gezi parkındaki ağaçların ve bitkilerin korunması için yapılmış çalışmaların içinde de naçizane yer almış biri olarak çok mutluluk verici bulduğumu söyleyebilirim.

FD: Çok teşekkür ederim.

ÖM: Biz çok teşekkür ediyoruz, 10 Haziran Pazar günü de saat 16:00’da dinleyicilerle beraber orada buluşmak üzere çok teşekkürler.

FD: Biz çok teşekkür ederiz, çok sağ olun, iyi ki varsınız Açık Radyo!

ÖM: Teşekkür ederiz Faruk Dığış siz de öyle. Evet peyzaj mimari Faruk Dığış’la da görüştük ve Gezi parkındaki yeni açılan 1361 ağacı yakından tanıma projesi, onun ötesinde yani çitlembikten cennet ağacına, sarkık soforadan kurt bağrına Gezi parkının gerçek sakinlerini tanıyalım diye bir haritası da çıkmış. Bir grup gönüllünün tüm ağaç ve çalıları fotoğraflayarak envanter çıkarması, haritasını. İşte huş ağacı, alev ağacı, gül ibrişim, ıhlamur, sedir, taflan, akasya, meşe, porsuk, her dem yeşil manolya gibi türlerin de aralarında bulunduğu 1361 ağaç ve çalı yaşıyor aslında kaç dedi Faruk bey? 60’ın üzerinde türün olduğunu da söylemişti, müthiş bir şey, rakamlar akılda kalmıyor ama umut verici gelişmelerden biri diyebiliriz ona.