2021'in ardından (İkinci bölüm)

-
Aa
+
a
a
a

İnsanlar tarafından üç kelimeyle, "yorucu", "yitik", "kaotik" olarak tarif edilen 2021 yılının sonunda, Türkiye ve dünya gündeminden siyasi, ekonomik, iklim-çevre ve COVID-19'a dair haberleri derlediğimiz programın ikinci bölümü. 

Greta Climat4Change konferansında
Fotoğraf: Profimedia Images

Haziran

Ayın sözü:

Bugün tüm şarkıları İzmir’de HDP il binasında öldürülen Deniz Poyraz için söylüyoruz.

130 kadın ve LGBTİ+ örgütü İstanbul Sözleşmesi için 19 Haziran’da Maltepe meydanında miting düzenledi. Mitingde sahneye çıkan Pınar Aydınlar bu sözleri söyledi. (Gazete Duvar)

Dünya:

- Birleşmiş Milletler bünyesinde kurulan Libya Uzmanlar Paneli’nin hazırladığı rapora göre Dünyanın ilk otonom drone saldırısını Libya’da Türk yapımı Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA’lar) gerçekleştirecekti. Bu olay raporda, makine öğrenimine dayalı otonom bir silahın bilinen ilk vakası olarak kabul ediliyordu. 

- Dünya genelindeki güvencesiz akademisyenler bir manifesto yayınlayacaktı. Güvencesiz çalışmaya mecbur kılınan, proje ve performansın zorunlu kılındığı akademisyenler, bu konuda hazırladıkları metni kamuoyuyla paylaşacaktı. Bilim insanlarının “Güvencesiz Enternasyonal Manifestosu” olarak isimlendirdiği, Karl Marx’la Friedrich Engels’in ünlü Komünist Manifestosu’na atıf yapan metin şu cümleyle başlıyordu: “Avrupa’nın akademik çevrelerinde bir hayalet kol geziyor; bu, Akademik Prekarya’nın hayaletidir”.

- Mezopotamya'da depresyonu tanımlayan, 3 bin yıl öncesine metinler ortaya çıkacaktı. Teşhis Elkitabı (Diagnostic Handbook) isimli 40 kil tabletten oluşan metinler Akad dilinde ve çivi yazısıyla yazılmıştı. Tabletlerde yer alan metinde depresyon ve hayal kırıklığı ilişkilendiriliyordu. Metinde düşük ruh hali şöyle anlatılıyordu: “Sürekli iç çeker, ekmek yer, bira içer ama kendini iyi hissedemez, sonra 'Aman gönlüm!' der ve canı sıkılır. Aşk hastalığına yakalanır; erkek ve kadın için aynıdır.”

Moria kampında çıkan yangın

(Yangın Midilli Adası'ndaki Mora mülteci kampında binlerce kişiyi evsiz bıraktı / Kaynak: AP)

- Midilli Adası'ndaki Moria mülteci kampında Eylül 2020'de çıkan yangından dolayı yargılanan 4 Afgan sığınmacı 10'ar yıl hapis cezasına çarptırılacaktı. Yangın, aşırı kalabalık olan ve insani koşulları olmayan Moria kampında mültecilerin isyanı olarak görülmüştü. Yangın sonrası çok sayıda mülteci ana karaya alınmış ve kampların koşulları biraz olsun düzeltilmişti.

- ABD'de George Floyd'un bir polis tarafından öldürülmesini kayda alan genç, Pulitzer özel ödülüne layık görülecekti. Pulitzer ödül heyeti, olay günü 17 yaşında olan Darnella Frazier'a özel ödülün, cesaretinden dolayı verildiğini duyuracaktı. Frazier'ın yaptığı kayıt, ABD'de büyük ırkçılık karşıtı gösterileri başlatmış, protestolar dünyaya yayılmıştı.

- İsrail’in 12 yıldır başbakanlığını yürüten Binyamin (Bibi) Netanyahu ülkede art arda yenilenen seçimlerin ardından kurulan geniş bir koalisyon tarafından iktidardan devrilecekti. Koalisyona aşırı sağcı partilerden Filistinli Arapların partisine kadar birçok parti dahil olacaktı. 

- Macaristan parlamentosu, okullarda eşcinsellik ve cinsiyet değişikliğini “teşvik ettiği” düşünülen içeriklerin yasaklanması için sunulan yasa tasarısını onaylayacaktı. AB ise bu karardan ötürü Macaristan’ı kınayacaktı.

- Ermenistan'da Dağlık Karabağ savaşında kaybedilen yerler ve politik kriz nedeniyle erken genel seçime gidilecekti. Oyların yüzde 53,9'unu alan Başbakan Nikol Paşinyan'ın liderliğindeki Sivil Sözleşme Partisi seçimleri bir kez daha kazanacaktı. Eski Cumhurbaşkanı Robert Koçaryan'ın liderliğindeki Ermenistan İttifakı oyların ancak yüzde 21'ini alabilmişti. Ermenistan İttifakı, sonucu tanımadığını açıklayacak, ancak Ermenistan halkı her şeye rağmen eski rejimi istemediğini gösterecekti.  

- Rusya Savunma Bakanlığı karasularını ihlal ettiği iddiasıyla Britanya Kraliyet Donanması'na bağlı "HMS Defender" isimli İngiliz savaş gemisine uyarı ateşi açacaktı. Tehlikeli gerginlik Kırım’ın Rusya’ya ilhakını tanımayan Britanya donanmasının Kırım karasularına girmesi sonucu yaşanacaktı. İlginç bir şekilde, bu olaydan birkaç gün sonra HMS Defender ve Britanya ordusuna ait gizli belgeler, Londra'da bir otobüs durağında bulunacaktı.

- Karadeniz’deki askeri gerginlikten bir hafta sonra Rusya'nın sert tepki gösterdiği "Sea Breeze 2021" (Deniz Meltemi 2021) tatbikatı ABD öncülüğünde ve çok sayıda NATO ülkesi ile Ukrayna'nın katılımıyla Karadeniz'de başlayacaktı. Bu tatbikat 1997’den bu yana her yıl düzenleniyor olmasına rağmen bu yıl, tarihinin en geniş katılımlı tatbikatı olacaktı.

- Haziran ayında göçmenlerin yaşam koşullarıyla ilgili kötü haberler arka arkaya gelecekti. ABD'de göçmen çocuk kampında cinsel istismar iddiaları, pişmemiş yemekler ve verilmeyen tedavi hizmetleri basında yer alırken, Yunanistan’ın sınırdaki sığınmacıları yasa dışı bir biçimde sınır dışı etme faaliyetini sürdürdüğü açıklanacaktı. Yemen açıklarında bir mülteci teknesinin alabora olması sonucu en az 300 mülteci hayatını kaybedecek, Manş Denizi’ni aşmaya çalışan mülteci ailenin botu alabora olacak, çocuklarının cesedi sahile vuracaktı. Fransa'da göçmenler, içinde bulundukları kötü yaşam koşullarını duyurmak ve kalıcı barınma imkanına kavuşmak için "acil barınma" talebiyle başkent Paris'te kamp kuracaktı.

Göçmenler hükümete tepkilerini göstermek için Paris'in Cumhuriyet Meydanı'nda kamp kurdu.

(Göçmenler hükümete tepkilerini göstermek için Paris'in Cumhuriyet Meydanı'nda kamp kurdu. / Kaynak: Reuters)

- BM Mülteciler Yüksek Komiserliği de bir rapor açıklayarak dünya üzerinde 82 milyon 400 bin insanın şiddet ve insan hakları ihlalleri nedeniyle yerini yurdunu terk etmek zorunda kaldığını duyuracaktı.

- 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü tüm bu haberler ışığında sönük bir şekilde anılacaktı. Refugeenewsturkey tarafından bu güne özel olarak Türkçe altyazıyla bir şarkı yayınlanacaktı. 2007 yılından beri İstanbul’da yaşayan mülteci, barış aktivisti Enzo İkah’ın kendi hayat öyküsünü anlattığı “Babam Kim?” şarkısı refugee news Turkey takipçileriyle paylaşılacaktı.

Türkiye:

- Boğaziçi Üniversitesi’nde Melih Bulu’yu protesto eden farklı üniversitelerden 100 öğrencinin Kredi Yurtlar Kurumu kredi ve bursları kesilecekti. Demokratik protestoya kalkışmanın maliyeti parasız-pulsuz-yersiz-yurtsuz bırakılmak olacaktı.

- Suç örgütü lideri Sedat Peker, iddialarının ardından önce Veyis Ateş gibi gazetecilerle ardından da Serdar Ekşioğlu gibi iş insanları ile görüşmelerinin kayıtlarını yayınlayacaktı. Haber Türk sunucusu Veyis Ateş görevinden istifa edecek, mal varlığı hakkında beyanda bulunacağını ve kendisi hakkında soruşturma açılması için başvuracağını söyleyecek ama bunları hiçbir zaman yapmayacaktı.

Deniz Poyraz'ın öldürülmesi çeşitli kentlerde protesto edildi. / Kaynak: DW Türkçe)

(Deniz Poyraz'ın öldürülmesi çeşitli kentlerde protesto edildi. / Kaynak: DW Türkçe)

- Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) İzmir il binasına silahlı saldırı düzenlenecekti. Saldırıda Deniz Poyraz isimli parti çalışanı genç kadın öldürülecek, katil emniyette verdiği ifadede, "Buraya PKK'lıların geldiğini düşündüğümden herhangi bir ayrım yapmıyorum. Başka kişiler de olsaydı onlara da ateş edecektim" diyecekti. HDP, saldırının gerçekleştirildiği saatlerde yaklaşık 40 kişilik yönetici grubunun toplantısının olacağını ama ertelendiğini açıklayacaktı. Bu sayede büyük bir katliamın kıyısından dönülmüştü. Katile özel güvenlik şirketi SADAT tarafından Suriye’de silah eğitimi verildiğine dair iddialar ve fotoğraflar ortaya çıkmasına rağmen bu iddialar soruşturulmayacaktı. Cinayet birçok şehirde protesto edilecekti

- Haziran’ın son günlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla Kanal İstanbul’un temel atma töreni gerçekleştirilecekti. Ancak, atılan temelin aslında projeyle ilgili olmadığı ve Kuzey Marmara Otoyolu’nun bağlantı yollarından biri olan köprünün temeli olduğu anlaşılacaktı. Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu da aynı saatlerde bir eylem ve basın açıklaması ile, ekolojik yıkıma neden olacak projeye izin vermeyeceklerini duyuracaktı.

- İstanbul’da Valilik tarafından yasaklanan Onur Yürüyüşü binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşecekti. Beyoğlu’nun ara sokaklarında birçok noktada biraraya gelen LGBTİ+’lar ve aktivistler yasağa rağmen basın açıklaması yapmayı başaracaktı. Polis müdahalesinde gözaltına alınanlar olacak, Alman sanatçı Liana Georgi'nin polislerin önünde dans ederek yürüdüğü anlar dünya basınında yer alacaktı. 

  • AFP Muhabiri Bülent Kılıç’ın haber yapmaya çalışırken polisler tarafından boğazına basılarak nefessiz bırakıldığı gözaltı anları da basında yer alacak ve ardından basın örgütleri bu uygulamayı protesto edeceklerdi.

AFP foto muhabiri Bülent Kılıç Onur Yürüyüşü sırasında boğazına bastırılarak gözaltına alındı

(AFP foto muhabiri Bülent Kılıç Onur Yürüyüşü sırasında boğazına bastırılarak gözaltına alındı. / Kaynak: Hacı Bışkın / Gazete Duvar)

- Kadınlar İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak için İstanbul’da mitingte buluşacaktı. Mitingte İzmir’de HDP binasında öldürülen Deniz Poyraz da anılacaktı.

İklim-Çevre:

- Çin’in güneybatısındaki doğal koruma alanlarının daralmasının da etkisiyle 15 fil “uzun yürüyüşe” başlayacaktı. Doğal yaşam alanlarının yüzlerce kilometre uzağına yürüyen filler Çin hükümeti tarafından drone’larla takip edilecekti. Fillerin yürüyüşü basında ekolojik felakete karşı bir “adalet yürüyüşü” olarak da yorumlanacaktı.

- İklim krizinin, dünya genelinde göllerdeki oksijen seviyelerinde ciddi düşüşlere neden olarak vahşi yaşamı ve içme suyu kaynaklarını tehdit ettiği ortaya konacaktı. Yapılan bir araştırma, göllerdeki oksijen seviyesindeki düşüşün son 40 yılda üç ila dokuz kat hızlandığını gösteriyordu.

- Dünyanın 80 ülkesindeki köylü ve çitçi örgütlerinin kampanyası olan La Via Campesina “Çevre Savunması İçin Anti-Emperyalist Manifesto”yu ilan edecekti. Pandeminin çevre krizinin son büyük sonucu olduğunun belirtildiği manifestoda "Kapitalist barbarlığa son vermek zamanımızın temel görevidir" deniyordu.

- Bilim insanları Kuzey Atlantik balinalarının boylarının su sıcaklıklarındaki değişim nedeniyle 40 yıl öncesine kıyasla 1 metre kadar kısaldığını açıklayacaktı. Aynı günlerde Arktik bölgesindeki Sibirya’da 48 derecelik rekor sıcaklık ölçülmüştü. 

- İsrail hayvan kürkünün alınıp satılmasını yasaklayan dünyadaki ilk ülke olacaktı. Karar, hayvan hakları örgütleri tarafından zafer olarak nitelendirilecekti.

- Bir iklim davası da Polonya’da gerçekleşecekti. Beş Polonya vatandaşı, kendilerini iklim krizinin etkilerinden koruyamayan hükümetlerini mahkemeye verecekti. Davacı aktivistler devletin, ulusal karbon emisyonlarını azaltma eylemini geciktirdiğini ve kömür endüstrisini desteklemeye devam ettiğini; böylelikle yaşam, sağlık ve aile hayatı haklarını ihlal ettiğini öne sürecekti.

- İklim değişikliği hakkındaki davalarda olumlu karar Belçika’dan gelecekti. Belçika’da bir mahkeme Belçika hükümetinin iklim değişikliği hedeflerine uymayarak yaşam hakkı ve insan hakları ihlallerine neden olduğuna karar verecekti. Benzer kararlar daha önce Almanya ve Hollanda mahkemeleri tarafından da alınmıştı. 

- Dünyanın dört bir yanından bir araya gelen hukuk uzmanları, çevreye karşı işlenen büyük suçlara dava açabilmek için Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından benimsenmesi amacıyla tarihi bir çevre kırımı (ecocide) tanımı hazırlayacaktı. Bu tanıma göre çevre kırımı “Çevreye karşı ciddi ve yaygın zarara yol açan veya uzun vadeli zarar verme olasılığının yüksek olduğu bilgisi ile işlenen yasadışı veya kasti eylemler” olarak tanımlanıyordu.

- Brezilya Ulusal Uzay Araştırmaları Enstitüsü (INPE) verilerine göre Amazon ormanlarında haziran ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,6'lık artışla 2 bin 300'den fazla yangın çıktığı açıklanacaktı.

- Avrupa'daki 42 nehirden okyanuslara giden çöplerin incelendiği bir araştırmadan elde edilen verilere göre nehirlerden denize sürüklenen çöpün yüzde 16'sı Türkiye kaynaklıydı. Kaynak ülke sıralamasında birinci sıradaki Türkiye'nin ardından nehirlere en fazla çöp bırakan ikinci ülke İtalya, üçüncü Britanya ve dördüncü İspanya olacaktı.

24 Haziran 2021'de meydana gelen Surfside apartmanının çökmesinden kaynaklanan molozlar ve binanın ayakta kalan kısmı.

(24 Haziran 2021'de meydana gelen Surfside apartmanının çökmesinden kaynaklanan molozlar ve binanın ayakta kalan kısmı. / Kaynak: Miami-Dade İtfaiyesi) 

- ABD’nin Miami şehrinde 13 katlı bir binanın çökmesi sonucu 100 kadar kişi hayatını kaybedecekti. Uzmanlar, bina temelindeki ve kolonlarındaki hasarların iklim değişimi kaynaklı olabileceğini açıklayacaktı. Binanın inşa edildiği 40 yıl kadar öncesinden bu yana deniz seviyesinin 18 ila 20 cm yükseldiği ve deniz tuzunun zemini çürüttüğü söylenecekti

- Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, akademisyenler, bilim insanları ve STK’larla bir araya geldiği konferans sonrası Marmara Denizi'ndeki müsilaja karşı hazırlanan 21 maddelik eylem planını açıklayacaktı. Planın en önemli noktası Marmara’ya arıtılmamış atık atılmaması için gereken yatırımların hızla yapılmasıydı.

- Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu herkesi şok edecek olan “Kanal İstanbul müsilajı azaltır” açıklamasını yapacaktı. Bunun nasıl olacağını ise şu sözlerle açıklayacaktı bakan: “Karadeniz Marmara'ya göre çok daha temiz. Kanal İstanbul yapıldığında Karadeniz'e akan nehirlerin Marmara'ya karışması söz konusu. Bu da Marmara'daki su kalitesini artırıp deniz salyasını da bitirecek.” Bilim Akademisi üyesi Prof. Dr. Naci Görür, bu açıklama hakkında "Umarım şaka yapmıştır" diyecekti.

Gazella gazella

(Suriye iç savaşından kaçıp Hatay'a sığınan ve türü tükenmekte olan dağ ceylanı / Kaynak: AA)

- Suriye’deki iç savaştan kaçarak ve tel örgüleri dahi aşarak Hatay’a sığınan, türü tükenmekte olan gazella gazella’ların (dağ ceylanlarının) hayatlarının yeni yaşam alanlarına yapılması planlanan taş ocakları nedeniyle bir kez daha tehdit altında olduğu açıklanacaktı.

- Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamuoyuna bir ‘müjde’ açıklayacaktı. Karadeniz'de Sakarya Gaz Sahası'nda Amasra-1 kuyusunda 135 milyar metreküplük yeni bir doğalgaz keşfi yapıldığını duyuracaktı. Yılın sonlarına doğru, Paris Anlaşması’na 6 yıllık bir gecikmeyle taraf olan ve böylelikle fosil yakıt çıkarım ve kullanımına kısa sürede son vermeyi taahhüt eden Türkiye, bu taahhütlerini açıklamasından hemen birkaç gün sonra gene Cumhurbaşkanı’nın ağzından yeni bir fosil yakıt (gaz) sondajına giriştiği müjdesini de verecekti.

Covid-19:

- Türkiye’de 1 Haziran’dan itibaren yeni “normalleşme” planı uygulanmaya başlanacaktı. Buna göre sokağa çıkma sınırlamaları, her akşam 22.00 ile sabah 05.00 saatleri arasında, Pazar günleri ise tüm günü kapsayacak şekilde uygulanacaktı. Restoran, lokanta, kafeterya, pastane gibi mekânlara 07.00-21.00 arası masa servisi yapma izni verilecekti. Öte yandan 31 Mayıs’ta İçişleri Bakanlığı'nın yayımladığı “Haziran Ayı Normalleşme Tedbirleri” genelgesiyle açılan sinema salonları, kararın ertesi günü 1 Haziran’da yayımlanan yeni bir genelgeyle 1 Temmuz'a kadar tekrar kapatılacaktı.  

- Türkiye’de 14 Ocak'ta başlayan aşılama kampanyasında sıra 1 Haziran itibariyle 50 yaş üzeri kişilere gelecekti. O güne kadar ileri yaş gruplarında iki doz aşı uygulanan kişi sayısı 12 milyon 577 bindi.

Covax projesinin çöküşü - Afrika nüfusunun halen daha sadece %4'ü tam aşılanmış durumda.

(Afrika'da tam aşılı nüfus oranı %7 civarındayken birçok Afrika ülkesi nüfusunun %1'ini bile halen daha aşılayamamış durumda / Kaynak: Luis Tato/AFP via Getty Images)

- Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yoksul ülkelere aşı yardımında bulunmak için kurulan Covax programının, faaliyetlerine devam edebilmesi için yeterli miktarda Covid-19 aşısına sahip olmadığını duyuracaktı. DSÖ şimdiye kadar Covax programı kapsamında 131 ülkeye sadece 90 milyon doz aşı dağıtılabildiğini açıklayacaktı.

Temmuz

Ayın sözü:

Her dakika 11 kişi açlık ve besin yetersizliğinden ölüyor.

Yardım kuruluşu Oxfam’ın yayınladığı raporda, çatışmalar, pandemi ve iklim değişimi kaynaklı açlıktan ölümlerin covid-19 kaynaklı ölümleri geride bıraktığı belirtildi. (Common Dreams)

Dünya:

- İspanya’da aşırı sağcı Vox partisinin ırkçı afişi mahkeme tarafından ifade özgürlüğü olarak kabul edilecekti. Afişte göçmenlerin bir büyükanneden 10 kat fazla devlet yardımı aldığına dair yalan bir ifade yer alıyordu. Aynı günlerde açıklanan bir raporda ise Ocak-Haziran ayları arasında deniz yoluyla ülkeye ulaşmaya çalışan 341'i kadın ve 96'sı çocuk 2.087 göçmenin öldüğü veya kaybolduğu açıklanacaktı.

- Avrupa Komisyonu, Volkswagen ve BMW şirketlerine, emisyon temizleme teknolojisinin kullanımını engellemek için kendi aralarında gizli anlaşma yaptıkları için toplamda 875 milyon euro para cezası verecekti.

- Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Özel Raportörü Michael Lynk, Batı Şeria'daki İsrail yerleşimlerinin savaş suçu olduğunu söyleyecekti. "İsrail açısından bu yerleşimler iki amaca hizmet ediyor" diyen Lynk "Biri işgal edilmiş toprak parçasının sürekli olarak İsrail kontrolünde kalması. İkinci amaç da gerçek bir Filistin devletinin asla kurulmamasının güvence altına alınması" ifadelerini kullanacaktı. Lynk, yerleşim yerlerini "modern dünyadaki en uzun süreli işgal olan İsrail'in 54 yıllık işgalinin motoru" olarak niteleyerek Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da 300'e yakın yerleşim yeri ve 680 bin İsrailli yerleşimcinin olduğunu sözlerine ekleyecekti.

- Haiti'nin 53 yaşındaki Devlet Başkanı Moise, 7 Temmuz'da silahlı kişilerce evine düzenlenen saldırıda hayatını kaybedecekti. Suikastte 22 Kolombiyalı ve 2 Haitili suikastçinin yer aldığı açıklanacak, bu tuhaf saldırının ardından Haiti polisi, suikastin arkasındaki kişinin Florida’da yaşayan Haitili doktor Christian Emmanuel Sanon olduğunu ve Sanon’un suikastın ardından devlet başkanlığı koltuğuna oturmayı planladığını söyleyecekti.

- Haziran ayında Karadeniz’de İngiliz ve Rus donanmaları arasında yaşanan tehlikeli gerginliğin ardından bu kez Güney Çin Denizi'nde benzer bir gerilim yaşanacaktı. Çin, ABD savaş gemisini karasularını ihlal ettiği gerekçesiyle bölgeden uzaklaştırdığını açıklayacaktı.

- NATO birlikleri önceki yıl Taliban ile yapılan görüşmeler gereği Afganistan’ı terk etmeye hazırlanırken Taliban’ın kontrol altına aldığı şehir sayısı da hızla artacaktı. Afganistan hükümeti, şiddet olayları nedeniyle sokağa çıkma yasağı ilan edecekti.

Libya'nın Trablus kentinde botlardan kurtarılan göçmenlerin kıyıya geri getiriliyor.

(Libya'nın Trablus kentinde botlardan kurtarılan göçmenlerin kıyıya geri getiriliyor. / Kaynak: AP / Uluslararası Göç Örgütü)

- BM, Libya açıklarında göçmenleri taşıyan bir botun batması sonucu 57 kişinin hayatını kaybetmesiyle, bu yıl içinde – yani yılın ilk yarısında – Akdeniz'de hayatını kaybeden göçmenlerin sayısının 970'e yükseldiğini açıklayacaktı.

Türkiye:

- HDP Milletvekili Hüda Kaya, Onur Yürüyüşü'ndeki polis saldırısına karşı gökkuşağı renklerinden oluşan bir kıyafetle Meclis'e gelerek yılın en renkli eylemlerinden birini gerçekleştirecekti. Kaya şu açıklamayı yapmıştı: "Tek renkten başka her şeye düşman olanlara karşı doğanın en güzel renkleriyle, gökkuşağı ile bugün Meclis'e geldim."

- 1 Temmuz’da Türkiye İstanbul Sözleşmesi’nden resmî olarak ayrılacaktı. Kadın hareketi İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak için Taksim Tünel Meydanı’nda bir araya gelecek ve bir kez daha İstanbul Sözleşmesi’ni savunacaktı

İstanbul Sözleşmesi eylemi için barikat kurularak yürüyüşe izin verilmedi

(İstanbul Sözleşmesi eylemi için barikat kurularak yürüyüşe izin verilmedi / Kaynak: Twitter)

- Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) her yıl dünya ülkelerini işçi hakları açısından değerlendirdiği Küresel Haklar Endeksi raporunu yayımlayacaktı. Raporda Türkiye işçiler için dünyadaki en kötü 10 ülke arasında yer alıyordu.

- Halkların Demokratik Partisi (HDP), partiye yönelik açılan kapatma davasının ardından meydanlara inme kararı alacaktı. “HDP’yi Savunma Kampanyası” kapsamında partinin Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, İzmir’den başlayarak 7 kentte miting ve halk buluşmaları gerçekleştirecekti.

- Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) milletvekilliğinin düşürülüp cezaevine gönderilmesiyle ilgili hak ihlali kararı verdiği HDP'li Ömer Faruk Gergerlioğlu, Sincan Cezaevi'nden tahliye edildikten sonra Meclis’e de geri dönecekti.

- Suriyeli 9 yaşındaki mülteci kız çocuğu Küçük Amal'ın hayatını anlatan, 3,5 metre yüksekliğindeki dev kukla Gaziantep'ten yola çıkacaktı. Dev kukla Amal, annesine kavuşmak için Manchester'a kadar süren rotasında Avrupa’da onlarca şehre uğrayarak binlerce kilometre yol kat edecek ve Kasım ayında COP26 iklim zirvesinin düzenlendiği günlerde Glasgow’a varacaktı.

Küçük Amal Adana'da

(Küçük Amal Adana'da. / Kaynak: AA)

- Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), çarpıcı veri ve rakamlar içeren işkence raporunu açıklayacaktı. Buna göre, 2020'de kendisine işkence yapıldığı şikâyeti ile adalet kurumlarına başvuranların en küçüğü 5 yaşındaydı. İşkenceye maruz kalanlar içinde Kürt illerinde doğanların oranı yüzde 62,6’ydı. İşkence gören 20 çocuğun, işkence gördükleri tarihteki yaş ortalamasının 10 olduğu, işkence gören en küçük çocuğun yaşının ise 3 olduğu tespit edilecekti.

- Suriyelilere yönelik mülteci karşıtı açıklama ve uygulamalarıyla tepki çeken CHP'li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, kentte yaşayan yabancı uyruklu kişilerin su faturası ve katı atık vergisi ücretlerine 10 kat zam yapılacağını açıklayacaktı. Özcan hakkında CHP tarafından hiçbir disiplin soruşturması uygulanmayacaktı. 

- CHP Başkanı Kılıçdaroğlu, Bolu Belediye Başkanı’nın ırkçı sözlerine karşı açıklama yaparken kendisi de göçmen karşıtı sözler söyleyecekti. Kılıçdaroğlu “ülkemizin gerçek beka sorunu sığınmacı selidir. Şimdi de Afgan seline tutulduk.” diyerek sorun olarak nitelediği göçü, 2 yıl içerisinde çözeceğini de iddia edecekti.

- Boğaziçi Üniversitesi Nöbeti devam ederken üniversitede önceki dönemlerde Öğrenci İşleri Dekanı olarak görev yapmış akademisyenler, atanmış yönetim döneminde bu görevi üstlenen Fazıl Önder Sönmez’e hitaben yazdıkları mektupta, "Öğrenci İşleri Dekanlığı artık içi boş bir unvandan ibarettir" diyeceklerdi. Eski öğrenci işleri dekanları Sönmez'e öğrencilere uygulanan polis ve güvenlik şiddetini hatırlatarak “Bugüne kadar bu üniversiteye birkaç istisna hariç kolluk kuvveti girmedi.” Diye sesleneceklerdi.

  • Boğaziçi Üniversitesi’ndeki görevine son verilen öğretim görevlisi Can Candan için 19 farklı ülkeden üç yüze yakın belgesel sinemacı ve akademisyen uluslararası bir kampanya başlatacaktı.
  • Boğaziçi Caz Korosu ise 56. Barcelona Uluslararası Koro Festivalinde Karma Korolar kategorisinde “En İyi Karma Koro” seçilecekti.

İklim-Çevre:

- Carbon Market Watch (Karbon Piyasası İzleme) kuruluşunun raporuna göre, Kolombiya hükümetinin çıkardığı yakıt vergisi başarısız olmuştu. Fosil yakıt şirketleri bu vergiyi ödemek yerine Kolombiya Amazon yağmur ormanlarını korumak amacıyla yapılmış emisyon azaltma projeleri satın alıyor ve bu sayede offset (telafi) denilen karbon denkleştirme yöntemlerini uygulayarak kendilerine vergi muafiyeti sağlamış oluyorlardı.

- Fransa'nın üst düzey idare mahkemesi, hükümetin iklim krizi hedeflerine ulaşmasını sağlamak için önümüzdeki dokuz ay içinde "gerekli tüm adımları" atmasını emredecekti. Benzer bir karar geçen ay Belçika mahkemeleri tarafından da verilmişti. 

- Meksika Körfezi’nde okyanusun 78 metre derinliğindeki bir sualtı boru hattında meydana gelen büyük patlama nedeniyle yangın çıkacaktı. Okyanusun alev alev yandığı görüntüler basında yer alırken yanan okyanusa su sıkan yangın söndürme feribotları tarihe geçecekti.

- ABD’nin Kanada’da petrol kumulundan üretilen petrolü taşıyacak olan Keystone XL boru hattını iptal etmesi üzerine Kanadalı şirket TC Energy Corporation, ABD hükümetine 15 milyar dolarlık tazminat davası açacağını duyuracaktı.

Kanada, Vancouver bölgesinde sıcak hava dalgasından dolayı birçok ani ölüm yaşandı.(Kanada, Vancouver bölgesinde sıcak hava dalgasından dolayı birçok ani ölüm yaşandı. / Kaynak: Jennifer Gauthier / Reuters)

- Temmuz ayında Kanada’nın Lytton kentinde 49,6 °C, Seattle’da 42 °C ve Portland’da 46,5 °C ile peş peşe tarihi sıcaklık rekorları kırılacaktı. Kuzeybatı ABD ve batı Kanada'da aşırı sıcaklar eyaletleri kasıp kavuracak, yüzlerce kişi aşırı sıcaklardan hayatını kaybedecekti. Bir grup iklim bilimcisi ölümlere ve çok sayıda orman yangınına yol açan rekor sıcaklıkların "dünya modern tarihindeki en sıcak hava dalgası" olduğunu söyleyecekti.

  • Kanada’da aşırı sıcaklar 25 Haziran’dan beri en az 719 kişinin ölümüne neden olacaktı. Tek bir gün içerisinde geniş bir alanda yaklaşık 12 bin yıldırım düşecek ve ülkede 136 orman yangını yaşanacaktı.
  • Sıcaklık rekorlarının kırıldığı Kanada’nın British Columbia eyaletinde deniz sıcaklıkları da 50 dereceyi aşarak bir rekora imza atacaktı. Bilim insanları sahile vuran onbinlerce midye, istiridye ve denizyıldızı bulacak, 1 milyar kadar canlının denizde pişerek hayatını kaybettiği söylenecekti.
  • ABD’de iklim değişimi kaynaklı aşırı hava olayları sonucu yaşananları Sunrise Movement (Gündoğumu Hareketi) aktivisti Ellen Sciales şöyle özetleyecekti: “Binalar denizin yükselmesiyle yıkılıyor. Altyapı eriyor. Yüzlerce insan aşırı sıcaktan ölüyor. Milyonlarca kişi elektriksiz. Okyanus tam anlamıyla yanıyor. İklim krizi şimdi burada.”

- California’nın Sacramento kentinde aşırı sıcaklardan dolayı kuruyan longoz ormanını kurtarmak için 2014 yılında başlayan proje kapsamında kunduzlar yardıma çağrılacak, ormanın kısa sürede dere kanallarına ve çok sayıda bitki türüne ev sahipliği yapan bir yaşam alanına dönüştüğü açıklanacaktı.

- Çin, çevreyi iyileştirmek ve doğal varlıkları korumak için karadaki topraklarının yüzde 25’ini “ekolojik koruma” alanı olarak belirleyerek buradaki insan faaliyetlerini kısıtlama kararı aldığını duyuracaktı.

- 2021 yılının tümünde kullanılması öngörülen doğal kaynaklar daha yedinci ay bitmeden 29 Temmuz günü tükenecekti. Tüketilen su, toprak, ağaç, temiz hava gibi ekolojik kaynakları karşılayabilmek için 1,75 Dünya’ya ihtiyaç duyulduğu uyarısı yapılacaktı. 2021’in 7. ayında bütün senenin kaynaklarını tüketmemiz, geri kalan 5 ayda 2022’nin kaynaklarını tüketmeye başladığımız demek oluyordu. Küresel Limit Aşım Günü, geçen yıl 2019'a oranla üç hafta ileri kaymıştı. Ancak, pandemi kısıtlamalarının etkisiyle kaynak kullanımında görülen bu azalma kısa ömürlü olmuştu. 2021 yılında yıllık karbon ayak izimiz 2020 yılına göre % 6.6 artarken #LimitAşımGünü 2019 yılındaki tarihine geri dönecekti. 

Nehirlerin taşmasına ve binaları yıkmasına neden olan şiddetli yağmurlardan dolayı Belçika ve Almanya'da ölü sayısı 100'ü geçti.

Nehirlerin taşmasına ve binaları yıkmasına neden olan şiddetli yağmurlardan dolayı Belçika ve Almanya'da ölü sayısı 100'ü geçti. / Kaynak: Associated Press / Rhein-Erft-Kreis/Köln Bölge Hükümeti)

- Temmuz’da, başta Avrupa olmak üzere, dünyayı sel aldı. Almanya, Belçika, Hollanda, Çek Cumhuriyeti ve Britanya’da aşırı yağış ve sel felaketlerinde bir hafta içinde 200 kadar kişi ölecek, büyük maddi hasar oluşacaktı. Dünyanın öbür yakasında Çin’de gerçekleşen sel felaketinde de en az 33 kişi ölecek; Hindistan’daki sel felaketinde 115 kişi ölürken 90 bin kişi tahliye edilecek, Filipinler’deki sel felaketinde 15 bin kişi tahliye edilecekti.

- Aşırı hava olayları Türkiye’de de etkisini gösterecekti. Artvin’deki sel felaketinde 37 bina ve konut yıkılacak, 1459 bina hasar alacaktı. Rize’deki sel felaketinde 6 kişi ölecekti. Bu sırada Cizre’de 49.1 derece ile Türkiye’nin rekor sıcaklığı ölçülecek, Ege ve Akdeniz’de sayısı 100’ü aşan orman yangınları yaşanacaktı.

- Temmuz ayının son günlerinde Ege ve Akdeniz’de dev orman yangınları başlayacaktı ve kısa sürede bunlar rekor kırarak Türkiye tarihinin en büyük yangınları olarak kayda geçecekti. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli “Türkiye genelinde 28-29 Temmuz tarihlerinde 17 ilimizde toplam 58 orman yangını meydana geldi” diye açıklama yaparken kısa zamanda bu sayı hızla artacaktı. Manavgat’taki yangında 3 kişi hayatını kaybedecek, Bodrum-Güvercinlik’te yangınlar otellerin plajlarına kadar girecek, 3 bin kadar turist ancak deniz yoluyla tahliye edilebilecekti.

İzmir’in Karabağlar ilçesi’nin Tırazlı Mahallesi yakınlarında başlayan, rüzgarın etkisiyle hızla yayılan orman yangını Menderes’e bağlı Yeniköy ve Bahçecik Mahalleleri’ne de sıçradı.(İzmir’in Karabağlar ilçesi’nin Tırazlı Mahallesi yakınlarında başlayan, rüzgarın etkisiyle hızla yayılan orman yangını Menderes’e bağlı Yeniköy ve Bahçecik Mahalleleri’ne de sıçradı. / Kaynak: Emin Mengüarslan / AA)
  • Yangınlara müdahalenin yetersiz kalması, 2019’da Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin Türk Hava Kurumu'nun elinde 6 yangın söndürme uçağı bulunduğu ve bunların üçünün faal olmadığı yolundaki sözlerini tekrar gündeme getirecekti. Temmuz başında basında yer alan haberlerde iki yıl önce kayyım atanan Türk Hava Kurumu yönetiminin tüm yangın söndürme uçağı pilotlarını ve teknisyenleri işten çıkardığı ortaya çıkmıştı. THK'nin eski yöneticileri, 'Yangın söndürme uçakları çürütülüyor' demişlerdi. Yangın söndürme uçağı krizi sürerken Türkiye Rusya’dan uçak kiralayacak ve birçok başka ülke uçak yardımında bulunacaktı.
  • Türkiye’deki orman yangınlarından yükselen dumanlar ve küller hava kirliliğine neden olacak hatta rüzgârın da etkisiyle dumanlar Kıbrıs’a ulaşacaktı.
  • Bununla birlikte, yılın son günlerinde Tarım ve Orman Bakanı gerçeklerin aslında bambaşka olduğunu ortaya koyan bir açıklama yapacak, “birçok gelişmiş ülkenin aylarca söndüremediği yangını söndürdük. Mesele uçak meselesi olsaydı ABD, Rusya gibi ülkeler 4-5 günde bu yangınları söndürürdü. Bu işler adet meselesi değil gönül meselesi” diyecekti.

Covid-19:

- ABD’nin Maryland eyaleti valisi, son bir ayda eyalette görülen covid-19 vakalarının %95’inin, hastaneye yatışların %93’ünün ve ölümlerin %100’ünün aşı yaptırmamış insanlardan oluştuğunu açıklayacaktı. Benzer şekilde İtalya’da da son altı ayda Covid'den ölenlerin yüzde 99'unun aşısız kişilerden oluştuğu açıklanacaktı.

- Daha kolay ve hızlı bulaştığı belirtilen koronavirüsün Delta varyantı, Almanya'da baskın varyant haline gelecekti. Robert Koch Enstitüsü'nden (RKI) yapılan açıklamaya göre, 21-27 Haziran tarihleri arasında tespit edilen tüm koronavirüs vakalarının yüzde 59’u Delta varyantıydı.

- Avrupa’da Delta varyantı nedeniyle covid-19 vakaları hızla tırmanırken Yunanistan, İtalya, Fransa ve Avustralya’da aşırı sağın liderliğinde onbinlerce kişinin katıldığı aşı karşıtı gösteriler gerçekleşecekti. Yüzlerce kişi çatışmalar sonucu gözaltına alınacaktı.

Yunanistan'ın başkenti Atina'da hükümetin belirli sektörler için zorunlu aşıları duyurmasının ardından aşı karşıtı protestocular parlamento binasının dışında gösteri yaptılar.

Yunanistan'ın başkenti Atina'da hükümetin belirli sektörler için zorunlu aşıları duyurmasının ardından aşı karşıtı protestocular parlamento binasının dışında gösteri yaptılar. / Kaynak: Alkis Konstantinidis / Reuters)

- Türkiye’de 10 günlük bayram tatiline girilirken 15 Temmuz’da günlük 7.304 olan covid-19 vaka sayısı 25 Temmuz’da 14.230’a yükselerek iki kat artacaktı.

- Sağlık Bakanı Fahrettin Koca “Hastanede yatan hastalarımızın yüzde 95’i de aşısı tamamlanmamış kişiler” diyecekti.

Ağustos

Ayın sözü:

Bütün insanlığı ve tüm ülkeleri, Afganistan'da yaşanan insanlık trajedisine kayıtsız kalmamaya çağırıyoruz... Unutmamalı ki, sığınmacılık tercih değil, insan hakları sorunudur ve her insan bir gün sığınmacı olabilir.

Aralarında Oya Baydar, Akın Birdal, Pelin Batu, Aydın Engin, Baskın Oran gibi isimlerin de olduğu 200’ün üzerinde sanatçı ve aydın Taliban’dan kaçan Afgan sığınmacılar için iktidara ve muhalefet partilerine çağrı yaparak sığınmacılar için 'Acil Eylem Planı' talep etti. (Bianet)

Dünya 

- Talihsiz Karayip ülkesi Haiti’de devlet başkanının suikastle öldürülmesinden sadece birkaç hafta sonra ülkeyi 7.2 büyüklüğünde bir deprem vuracaktı. Felakette az 2 bin kişi hayatını kaybedecek, 30 bin kişi de evsiz kalacaktı. Depremin dört gün ardından ise ülkeyi büyük bir kasırga vuracaktı. Depremin yerle bir ettiği altyapının üzerine gelen aşırı yağışlar sokaklarla caddeleri çamur deryasına çevirecekti. 

Haiti Depremi / Kaynak: Jonathan Alpeyrie | Bloomberg | Getty Images

(Haiti'deki deprem binaları yerle bir etti, yaklaşık 1.300 can aldı. / Kaynak: Jonathan Alpeyrie / Getty Images)

- Afganistan’da ABD'nin asker çekmeye başlamasının ardından hızla kentleri kontrol altına alan Taliban başkent Kabil’e girerek tüm devlet binalarını ele geçirecekti. Taliban, Afganistan İslam Emirliği'ni ilan ederken Devlet Başkanı Eşref Gani ülkeyi terk ederek Tacikistan’a kaçacak, kaçarken de yanında milyonlarca dolarlık nakit para götürdüğü iddia edilecekti.

Taliban savaşçıları Afganistan, Kabil'deki Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı'nın önünde.

(Taliban savaşçıları Afganistan, Kabil'deki Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı'nın önünde. / Kaynak: Reuters)
  • ABD ordusu kargo uçaklarıyla Kabil havaalanından ayrılırken Taliban’dan kaçan binlerce Afgan çaresizce uçaklara tutunmaya çalışacaktı. ABD askerleri havaya ateş açarken üçü havalanan uçakların tekerleklerine tutunan kişiler olmak üzere toplamda beş kişi hayatını kaybedecekti. 
  • Kabil Havalimanı’nda ABD Hava Kuvvetleri’ne ait bir kargo uçağının kanatlarına tırmanan ve uçak kalkarken peşinden koşan Afganlılar bir başka kargo uçağına binmeyi başaracaktı. Askeri uçağın pilotları, kapılarını Afganlara açacak ve uçak 640 Afgan mülteci ile birlikte havalanacaktı.
  • Afgan Kadın Hakları lideri Mahbouba Seraj, Taliban’ın yönetimi ele geçirmesi üzerine şu sözlerle dünyaya seslenecekti: "Tüm dünya liderlerine ve tüm dünyaya 20 yıldır Afganistan'a yaptıklarınız için utanın diyorum!” Kadınlar Taliban yönetimine karşı birkaç sokak gösterisi düzenlerken özellikle kadın üniversite öğrencileri, memurlar ve gazeteciler için belirsizliklerle dolu bir süreç başlayacaktı. 
  • DW Türkçe’ye demeç veren Afgan Mülteciler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği kurucularından Dr. Zakira Hekmat "Birçok kadın ‘Bizi Taliban götürmesin, bu ölüm daha şereflidir’ diyerek intihar ediyor” diyecekti.

- 20 yıldır savaş, yolsuzluk ve yoksullukla boğuşan Afganistan’ın Taliban yönetimi altına girmesinin sorumlusu olan Batı ülkelerini ise Afgan mülteciler korkusu saracaktı. Arka arkaya devletler sınırlarından Afganların geçişine müsaade etmeyeceklerini açıklarlarken Türkiye de İran sınırına duvar örmeye başlayacaktı

Türkiye İran sınırında duvar

(Türkiye-İran sınırına Türkiye hükümeti tarafından 243 kilometre boyunca duvar örüleceği açıklandı. / Kaynak: Sabah File Photos)

- Dünya liderlerini ‘Afgan mülteciler korkusu’ sararken birçok ülkede mültecilerle dayanışma eylemleri de örgütlenecekti. İngiltere’de Stop the War Coalition (Savaşı Durduralım Koalisyonu) tarafından İşçi Partisi eski başkanı Jeremy Corbyn’in de katıldığı binlerce kişilik bir eylem gerçekleşecekti. Avusturya’da bütün sol partilerin ve mülteci derneklerinin katıldığı mültecilerle dayanışma mitingi yapılacak, İtalya’da aralarında başkent Roma'nın da yer aldığı bazı belediye başkanları, Afgan sığınmacılara "insani koridor" açılması çağrısı yaparak belediye tesislerinin mültecileri ağırlamak için kullanılmasını teklif edecekti. Türkiye’de de kadın örgütleri Afgan kadınlarla dayanışma eylemleri gerçekleştirecekti.  

Kabil'de tahliyelerin yapıldığı ve hâlâ binlerce insanın beklediği havalimanının dışında IŞİD’in üstlendiği 2 intihar saldırısı düzenlenecekti. Afganistan Sağlık Bakanlığı 170'den fazla kişinin öldüğünü açıklayacaktı. Saldırılarda sivillerin yanı sıra 13 ABD askeri de ölecekti. 

  • Bu katliamdan sadece 2 gün sonra ABD füzeyle 2 IŞİD’linin bulunduğu aracı vurduğunu söyleyecek; ancak, araçta 6’sı çocuk 9 sivil bulunduğu ortaya çıkacaktı. ABD uzun süre bu iddiayı reddetse de daha sonra kabul edecek ve özür dileyerek tazminat ödeyeceğini açıklayacaktı. Ama savaş suçuna neden olan askerler hakkında herhangi bir cezai işlem uygulanmayacağını da açıklayacaktı.

Türkiye

- Konya’nın Meram ilçesinin Hasanköy Mahallesi'nde Kürt bir aile olan Dedeoğulları’na yönelik saldırıda 7 kişilik bir katliam gerçekleştirilecekti. Katledilenlerin cenazesine çok sayıda partiden katılım olacak, birçok ilde katliam protesto edilecekti. Katliam hakkında hükümet yetkilileri arka arkaya bunun ırkçı bir saldırı olmadığı, olayın iki aile arasındaki eski bir husumetten kaynaklandığını söyleyecekler ancak, ortaya çıkan kamera görüntüleri, silah ve şarjör yedeklenmesi, ve olaydan önce bidonla benzin tedariki gibi “detay”lar, katliamın son derece planlı bir saldırı olduğunu ortaya koyacaktı. 

  • İnsan Hakları Derneği (İHD) katliam sonrasında yaptığı açıklamada, olayları iktidarın ayrımcı dilinin körüklediğini belirterek Konya Emniyet Müdürü’nün, Hrant Dink cinayeti sırasında da kusuru olan kişilerden biri olarak yargılananlar arasında olduğunu hatırlatacaktı.

- Bolu Belediye Meclis toplantısında yabancılara suyun 10 kat zamlı verilmesi konusu oy çokluğuyla kabul edilerek Plan ve Bütçe Komisyonuna gönderilecekti. Göçmen düşmanı Bolu Belediye Başkanı Tanju Özkan mülteciler için “Geldikleri gibi gidecekler!” derken AKP’li meclis üyelerine çay paketleri atacaktı.

Altındağ'da Suriyeli göçmenlerin ev ve işyerlerine saldırıldı.(Altındağ'da Suriyeli göçmenlerin ev ve işyerlerine saldırıldı. / Kaynak: Sputnik / Sinan Onuş)

- Ankara’nın Altındağ ilçesinde Suriyeli ve Türkiyeli gençler arasında yaşanan kavgada Türkiyeli bir gencin ölmesinin ardından çoğunluğu Suriyeli göçmenlerden oluşan mahalleye yönelik bir pogrom girişimi yaşanacaktı. Suriyelilerin evleri taşlanacak, dükkânları tahrip edilecek ve yağmalanacaktı. Pogroma katılan ırkçı gruptan çok sayıda kişi gözaltına alınacak ve bunlardan 38’inin suç kaydı olduğu ortaya çıkacaktı.

- Cumhurbaşkanı Erdoğan, yılın ilk gününün gecesinde Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atadığı Melih Bulu’yu gene bir gece yarısı kararnamesi ile görevinden alacak, yerine bu sefer üniversite akademisyenlerinden Naci İnci’yi atayacaktı. Ancak, Boğaziçi Üniversitesi‘nde görevli öğretim üyeleri ve öğrenciler bu atamayı da protesto etmeye devam edeceklerdi. “Kayyımlar gidecek, biz kalacağız” sloganlarıyla Kuzey Kampüs’ten Güney Kampüs’e kadar yürüyüş gerçekleştirilecekti. Akademisyenler kendi aralarında rektör adayları oylaması yapacak ve Naci İnci güvenoyu alamayacaktı.

İklim-Çevre:

- Temmuz ayının son günlerinde başlayan orman yangınları Ağustos’un ilk haftalarında da devam edecekti. Ayın daha ilk iki günündeki orman yangını sayısı 100’ü geçmişti. Alevlerin zaman zaman 20 metreyi bulduğu Manavgat yangınlarında 9 kişi hayatını kaybedecek, Muğla’da 35 bin 365 kişi tahliye edilecekti.

  • Yapılan analizlerde Manavgat yangınlarında 57 bin hektarlık alanın yandığı ve bunun ülke tarihinde yaşanmış en büyük yangın felaketi olduğu açıklanacaktı. Son yangınlarla birlikte yanan toplam alan yıllık ortalamanın yaklaşık 9 katına çıkmıştı. Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli “Son 2 yılda toplam 5 büyük yangın yaşayan Türkiye, son 12 günde 16 büyük yangınla karşı karşıya kaldı.” diyecekti.
  • Tarım ve Orman Bakanlığı yangınlarda 33 bin kadar çiftlik hayvanı ve kovanın da yanarak yok olduğunu açıklayacaktı. Yangınlardan çıkan dumanlar caretta caretta yavrularının ışığı göremeyerek yolunu kaybetmelerine neden olacaktı.
  • Tüm bu olayların ortasında AKP’li Gündoğmuş Belediye Başkanı Mehmet Özeren yanan evlerin yerine yapılacak olan TOKİ evlerini savunayım derken tarihî bir gaf yapacak, “çok eski evi olan vatandaşlar keşke bizim de evimiz yansaydı diyecekler" diyecekti.

- Orman yangınları hakkında hükümete yakın medya grupları ve sosyal medya hesaplarından ormanların bilinçli olarak yakıldığı yönünde komplo teorilerinin yayılmasının tehlikeli sonuçları olacaktı. Eline silah ve sopa alan bazı grupların yabancı plakalı arabalara ve şüphelendikleri kişilere saldırdığı, bazen de polis gibi kimlik kontrolü yaptıkları görülecekti.

- Ülkenin bir yanında orman yangınları yaşanırken diğer yanında sel felaketleri yaşanıyordu. Hakkari'nin Yüksekova ilçesindeki sel felaketinde 500 kadar koyun, Van'ın Başkale ilçesindeki selde ise yüzlerce hayvan ölecek ve birçok ev sel suları tarafından yıkılacaktı. Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde de sel felaketi nedeniyle maddi hasar oluşacak, Kastamonu-Rize-Bartın illerini kapsayan sel felaketlerinde ise toplam 77 kişi hayatını kaybedecekti.

Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde 11 Ağustos'taki şiddetli yağışın ardından yaşanan sel felaketi.(Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde 11 Ağustos'taki şiddetli yağışın ardından yaşanan sel felaketi. / Kaynak: AA)

- Orman yangınları sadece Türkiye’de değil tüm Akdeniz ülkelerinde yaşanıyordu. Yunanistan’da Ağustos ayının ilk haftalarında 600 civarında yangın çıkacaktı. Özellikle Atina’da ve Evia adasındaki yangınlar nedeniyle binlerce kişi tahliye edilecekti. 

  • İtalya’da ise aynı haftalarda yüzlerce orman yangını yaşanacaktı. İtalya’nın en büyük çevre örgütlerinden Legambiente, Sardinya'daki yangınlarda en az 30 milyon bal arısının öldüğünü açıklayacaktı. Ayrıca 15 milyon sürüngen, 2 milyon kuş, 2 milyon da memeli hayvanın öldüğü duyurulacaktı. 
  • Montoro kentinde 47,4C ile tarihi bir sıcaklık rekorunun kırıldığı İspanya’da da onlarca yangın çıkacak, bir diğer Akdeniz ülkesi Lübnan’da çok sayıda orman yangını meydana gelecek, Cezayir’de ise bir gün içerisinde 50’den fazla orman yangını çıkması sonucu 40’tan fazla kişi hayatını kaybedecekti.

- Orman yangınları ABD’yi de kasıp kavuracaktı. Kaliforniya’da haftalarca süren Dixie Yangını eyalet tarihinin en büyük tek kaynaklı yangını ve en büyük üçüncü yangını olarak kayıtlara geçecekti.

- Avrupa’nın güneyi, Afrika’nın orta bölgeleri ve Kuzey Amerika’nın Batısı orman yangınlarıyla mücadele ederken Sibirya'da sürmekte olan şiddetli orman yangınlarından çıkan dumanların 3000 km’den fazla mesafeyi aşarak tarihte ilk kez kuzey kutbuna ulaştığı açıklanacaktı. 

Sibirya'da orman yangınları birçok yerleşim yerini tehlike altına soktu.

(Sibirya'da orman yangınları birçok yerleşim yerini tehlike altına soktu. / Kaynak: AP / Ivan Nikiforov)
  • Sibirya’da bu yaz 190 kadar yangının çıktığı ve toplamda Avusturya’nın iki katı büyüklüğünde alanın yandığı duyurulacaktı. Bu alan aynı haftalarda Türkiye, Yunanistan, İtalya, ABD ve Kanada’daki rekor yangınların toplamından daha büyüktü. Sibirya’da yangınlar o kadar geniş bir coğrafyaya yayılmış durumdaydı ki Rusya hükümeti söndürme çalışmalarına yetişemediği için yerleşim yerlerinin bulunmadığı alanlardaki yangınları söndürmeme kararı alacaktı.

- Birleşmiş Milletler (BM) bünyesindeki Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli (IPCC)'nin beklenen altıncı raporu yayınlanacak ve tüm dünyada şok etkisi yaratacaktı. 66 ülkeden 234 bilim insanının 5 yıllık çalışmayla hazırladığı rapor ilk kez bu kadar sert bir dille yazılmıştı. Rapor, İklim değişikliğinin "yaygın, hızlı ve yoğun" olduğunu belirtiyordu. IPCC raporu gelecek 20 yılda ortalama küresel sıcaklığın 1,5 santigrat dereceye ulaşmasının ve hatta aşmasının beklediğini kaydederken raporda 1,5°C eşiğinin aşılmadığı hiçbir senaryo yoktu. 

  • Raporda birden çok senaryo üzerinden olası iklim etkisi tahminleri yer alıyordu. En iyi senaryoda bile, 1,5 derecelik eşiğin aşılmasından sonra ortalama sıcaklığın ancak yüzyılın sonuna doğru yeniden 1,4°C’ye doğru düşüş göstereceği tahmin ediliyordu. Fakat bu en iyimser senaryoda dahi 2050'ye kadar Kuzey Kutbu’ndaki buzulların tamamının erimiş olacağı; iklim değişikliğinin okyanuslar ve buz örtüsü üzerindeki etkisinin geri döndürülemez boyutlara ulaşacağı açıklanıyordu.
  • BM Genel Sekreteri António Guterres IPCC raporunu değerlendirdiği konuşmasında tarihe geçecek şu sözleri söyleyecekti: “[Bu rapor] insanlık için kırmızı bir alarmdır. Alarm zilleri sağır edici ve kanıtlar reddedilemez boyutta.” Guterres’in konuşmasında yaptığı ‘kırmızı alarm’ vurgusu iklim hareketi tarafından da hemen kullanılmaya başlanacaktı.
  • İklim aktivisti Greta Thunberg ise “Rapor bize ne yapacağımızı söylemiyor. Cesur olmak ve bu raporlarda sunulan bilimsel kanıtlara dayanarak kararlar almak bizim elimizde. En kötü sonuçlardan hâlâ kaçınabiliriz, ancak bu, bugünkü gibi devam ederek ve krize kriz gibi davranmayarak olmaz.” diyecekti.

Extinction Rebellion, dev pembe masa ile İmkansız İsyan'ı başlattı.

(Yokoluş İsyanı, Londra'da dev pembe masa ile İmkansız İsyan'ı başlattı. / Kaynak: Extinction Rebellion)

- Dünya iklim değişikliği kaynaklı felaketlerle sarsılırken ve IPCC raporu kırmızı alarm vermişken Yokoluş İsyanı (XR) Londra’da İmkânsız İsyan adını verdiği 10 günlük eylem dalgasını başlatacaktı. Binden fazla aktivist Trafalgar Meydanı’na dört metrelik dev bir pembe masa koyacak ve etrafına oturacaktı. Aktivistler iklim değişikliğinden etkilenen herkesin masaya oturmasını ve taleplerinin dikkate alınmasını talep edecekti. Ayrıca, fosil yakıt şirketlerini destekledikleri için finans şirketlerini de hedef alacaklardı.

- Biliminsanı İsyanı (Scientist Rebellion) platformu IPCC’nin ikinci raporu olarak ileriki aylarda yayımlanacak olan ve etki azaltma stratejilerine odaklanan taslak raporu sızdıracaktı. Rapora göre, gezegenin sınırlarını aşmamak ve iklim ve ekoloji felaketini engellemek için mevcut kapitalist modelden uzaklaşmamız gerekiyordu.

- BM, Madagaskar'ın iklim değişikliği kaynaklı kıtlığın görüldüğü ilk ülke olabileceğini duyuracaktı. Kuraklığın daha şimdiden büyük yıkıma yol açtığı bu ülkede, gıda bulamayan insanların böcek yemeye başladığı kaydedilecekti.

- Penguin Classics yayınevi, çevre ve iklim değişikliğine ait yazılı literatürde en fazla etki yaratmış 20 eseri tek paketlik bir seri halinde yayımlayacaktı. 

- Ağustos ayındaki iklim felaketleri bir türlü son bulmayacak ve dünyanın dört bir yanında tarihî yangınlar, seller, kuraklık derken bir de ABD'yi tarihinin en güçlü beşinci kasırgası olan Ida Kasırgası vuracaktı. Kasırga, tüm New Orleans'ın elektriğini kesip, Mississippi Nehri'nin akışını tersine çevirecek, Louisiana'daki binaların çatılarını uçururken bir kişinin de ölümüne neden olacaktı.

Covid-19:

- Covid-19’la mücadelede en başarılı ülkelerden biri olan Yeni Zelanda'da aylar sonra ilk vaka tespit edilecekti. Hükümet derhal Auckland'da 7, ülkenin geri kalan kentlerinde ise 3 gün sürecek "tam kapanma" kararı alacaktı. Ülkede bütün bir pandemi döneminde sadece 26 kişi Covid’den ölmüştü.

- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun araştırma bölümü olan DİSK-AR’ın açıkladığı rapora göre Türkiye’nin kendi vatandaşlarına yönelik Covid-19 harcamaları GSYH’sinin yüzde 2,7’sine (19 milyar dolar) denk geliyordu. Bu oran zengin ülkelerde ortalama yüzde 17,3, Yunanistan’da yüzde 21, Yeni Zelanda’da yüzde 19,3 olarak gerçekleşmişti.

Batman'da aşı seferberliği

(Batman Valisi ve Belediye Başkanvekili Hulusi Şahin, kentte artan covid-19 vakalarına karşı aşı seferberliği başlattı / Kaynak: DHA)

- Sağlık Bakanlığı tarafından İki doz Sinovac ve bir doz BioNTech aşısı yaptıranlara dördüncü doz aşı hakkı tanınacaktı. Batı ülkelerinde henüz hatırlatma dozu denilen 3. doz aşı tartışılırken 4. doz aşı uygulamasına dünyada ilk kez Türkiye’de başlanmış olunuyordu.

Eylül

Ayın sözü:

2025'e kadar Net Sıfır, falan filan. 2050'ye kadar Net Sıfır falan filan filan, net sıfır falan filan. İklim Nötr falan filan… Umut falan filan değildir. Umut doğruyu söylemektir. Umut harekete geçmektir ve umut daima halktan gelir.

İsveçli iklim aktivisti ve okul grevcisi Greta Thunberg, Milano’da gerçekleşen Youth4Climate (İklim için Gençler) zirvesinde konuştu ve iktidarların boş sözlerini eleştirdi. (Guardian)

Dünya:

- Eylül ayına tüm dünya için büyük bir kayıp haberiyle girilecekti. Müzisyen, yazar ve aktivist Mikis Theodorakis 96 yaşında öldü. Theodorakis, devrim mücadelesinden faşizme ve cunta rejimine karşı direnişlere kadar mücadele ve elbette sanat dolu bir yaşamı geride bırakarak dünyadan göçecekti. Son yıllarında aşırı sağın eylemlerine katılması hayal kırıklığı yaratmış olsa da geride unutulmaz eserler bırakacaktı. Girit’te kaldırılan cenazesinde halk Theodorakis’i, şarkılarını hep bir ağızdan söyleyerek uğurlayacaktı.

Yunanistan'ın Atina Metropolitan Katedrali'nin dışında besteci için düzenlenen veda töreni sırasında, Yunan besteci Mikis Theodorakis'i tasvir eden bir pankartın önünde şarkı söyleyen insanlar. (Reuters Fotoğraf)(Yunanistan'ın Atina Metropolitan Katedrali'nin dışında besteci için düzenlenen veda töreni sırasında, Yunan besteci Mikis Theodorakis'i tasvir eden bir pankartın önünde şarkı söyleyen insanlar / Kaynak: Reuters)
  • Pire Metropolitliği ise hayatını kaybeden Mikis Theodorakis hakkında ağır hakaretler içeren bir yazılı açıklama yapacaktı. Açıklama, Yunanistan basınında Theodorakis’in aforoz edildiği şeklinde yorumlanacaktı.

- Ulusal Öncelikler Projesi tarafından yayınlanan bir rapora göre, ABD 11 Eylül saldırılarından bu yana yani 20 yıl içerisinde militarist politikalara yurtiçinde ve yurtdışında 21 trilyon dolardan fazla para harcamıştı.

- Afganistan'da yönetime geçen Taliban, yüksek öğretime dair bir genelge yayınlayarak işe başlayacaktı. Sınıflarda kadın ve erkek öğrencileri birbirinden ayıran perde zorunluluğu getirilirken, kadın öğrencilere peçe zorunluluğu da getirilecekti. Ayrıca kadınların spor etkinliklerine katılması da yasaklanacaktı.

- Uluslararası Af Örgütü’nün raporu Suriye’ye geri dönen sığınmacıların güvenlik güçlerince gözaltına alındığını ve işkenceye uğradığını ortaya koyacaktı. Raporda gözaltında kaybetme, cinsel saldırı ve tecavüz vakaları da kaydedilecekti.

- Birleşmiş Milletler raporuna göre kötü çalışma koşulları her yıl 1,9 milyon kişinin hayatına mal oluyordu. Kalp ve akciğer hastalıkları, beyin kanaması, iş kazaları gibi sebeplerin yanı sıra, ölümlerin en büyük sebeplerinden biri de uzun çalışma saatleri olarak gösterilecekti.

- Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, ABD ile Çin arasında yeni bir soğuk savaş riski olduğunu söyleyecekti. Sovyetler Birliği ile ABD arasındaki Soğuk Savaş döneminde net kurallar varken Guterres "Bugün her şey daha istikrarsız ve geçmişte kriz yönetmek için var olan tecrübe bile artık yok elimizde" diye konuşacaktı.

  • Bu açıklama yaklaşık 20 Rus savaş gemisinin Karadeniz'de hakiki mühimmat kullanılan geniş kapsamlı bir atış tatbikatı gerçekleştirdiği günlerde gelmişti. Rus donanmasının gerçek mühimmatlı tatbikatı, Ukrayna’nın batısında ABD ile Ukrayna ordularının düzenlediği ortak tatbikat ile eş zamanlı olarak gerçekleştiriliyordu.

- Bu ay Rusya’da Parlamento seçimleri gerçekleşecekti. Seçimlerde Putin'in partisi Birleşik Rusya yüzde 49,82 ile birinci olurken Komünist Parti yüzde 19,00 ile ikinci olacaktı. Katılımın yüzde 51’de kaldığı seçimlerde Avrupa Birliği (AB) ve ABD ise Kırım'daki seçimleri tanımayacağını bildirdi. Seçimler muhalefetin ciddi şekilde bastırıldığı koşullarda gerçekleşmişti.

ABD Sınır Devriyesi, Haitili göçmenlerin Rio Grande kıyısında, Del Rio, Teksas'taki Acuna Del Rio Uluslararası Köprüsü yakınlarındaki bir kampa girmelerini engellemeye çalışıyor. / Kaynak: AFP Fotoğrafı)

(ABD Sınır Devriyesi, Haitili göçmenlerin Rio Grande kıyısında, Del Rio, Teksas'taki Acuna Del Rio Uluslararası Köprüsü yakınlarında bulunan bir kampa girmelerini engellemeye çalışıyor. / Kaynak: AFP)

- ABD'yi Meksika'dan ayıran Rio Grande nehrinde at üstünde görev yapan ABD Gümrük ve Sınır Muhafaza birlikleri, sayıları 12 binin üzerinde olan Haitili göçmenlerin ABD’ye girmesini engellemek için atların dizginlerini kırbaç gibi kullanarak göçmenlere saldıracaktı. Basına yansıyan bu görüntüler epey tepki çekecekti.

- İsviçre'de eşcinsellere evlenme hakkı, evlat edinme hakkı ve eşcinsel birliktelik yaşayan kadınların suni döllenme yoluyla çocuk sahibi olma hakkını içeren referandum %62 oyla kabul edilecekti. Aynı anda halk oylamasına sunulan, ülkedeki zengin kesimden alınan varlık vergisinin artırılması oylaması ise %68 hayır oyu ile reddedilecekti.

- Yahoo! News, CIA'in, Wikileaks kurucusu, gazeteci ve yayıncı Julian Assange'ı kaçırmayı planladığını ve teşkilattaki bazı üst düzey yetkililerin ve Trump yönetiminin Assange’ı suikastle öldürme ihtimalini dahi aralarında konuştuğunu belgeleriyle ortaya çıkaracaktı.

- Almanya'nın başkenti Berlin'de ev kiralarının rekor oranda yükselmesine karşı düzenlenen referandumda, halkın yüzde 56'sı büyük şirketlerin elindeki dairelerin kamulaştırılmasına evet diyecekti. Yaklaşık 226 bin dairenin kamulaştırılmasına halkın yüzde 56'sı evet derken referanduma sunulan öneri somut bir yasa tasarısı olmadığı için bağlayıcılığı bulunmayacaktı. Ancak, buna rağmen yeni Senato ve meclisin oylama sonucunu dikkate alması umuluyordu.

Türkiye:

- Nisan ayında tahliye olan yazar Ahmet Altan toplam 4.5 yıl kaldığı cezaevinden çıktıktan sonra yaptığı ilk söyleşide, çok sayıda dile çevrilen kitaplarının neden Türkçe basılmadığı sorusuna, "Hapiste yazdığım romanların neden Türkiye’de basılmadığını bana sormayın" yanıtını verecekti.

- 2021 Uluslararası Hrant Dink Ödülleri’nin bu yılki sahipleri Mor Çatı Derneği’nin kurucularından Canan Arın ve Filipinli gazeteci Maria Ressa olacaktı. Ödül töreni pandemi nedeniyle online (çevrimiçi) olarak gerçekleştirilecekti.

Hrant Dink Ödülü

(2021 Hrant Dink Ödülü'nün sahipleri Mor Çatı Derneği’nin kurucularından Canan Arın ve Filipinli gazeteci Maria Ressa oldu / Kaynak: Yeşil Gazete)

- Yüksek kira ve yurt ücretlerine karşı barınma hakkı talep eden Barınamıyoruz Hareketi’nden öğrenciler, yüksek konut ve yurt fiyatlarını protesto etmeye başlayacaktı. Öğrenciler sokak nöbetlerinin ilk gecesinde Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda, ikinci gecesinde de Beşiktaş Abbasağa Parkı’nda uyuyacaktı. İkinci gününden itibaren birçok şehre yayılan Barınamıyoruz eylemlerine polis müdahaleleri başlayacak ve çok sayıda öğrenci gözaltına alınacaktı. Eylemlerin ardından muhalefet partilerine ait birçok belediye yeni öğrenci yurtları açma çalışmalarına başladığını açıklayacaktı.

- Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türkiye’de 1 Mart 2021 - 31 Ağustos 2021 tarihleri arasındaki gösteri özgürlüklerine yönelik devlet müdahalelerini raporlayacaktı. Buna göre, 19 il ve 3 ilçede toplam 729 günlük, bir ilçede ise süresiz olarak eylem ve etkinlik yasağı getirilmişti. 23’ü kadın ve LGBTİ+ hakları, 21’i sendikal haklar ve 11’i çevre hakları konulu olmak üzere 124 eylem ve etkinliğe müdahale edilmişti. 119 kadın ve LGBTİ+ hakları savunucusu, 14 de çevre hakları savunucusu olmak üzere toplam bin 98 hak savunucusu gözaltına alınmıştı.

- AYM, trans bir kadın başvurucunun isim değişikliği talebinin “cinsiyet değişikliği ameliyatı olmadığı, kadın ismi alırsa toplumda yanlış algılar oluşabileceği” gerekçesiyle reddedilmesinin özel hayata saygı hakkını ihlal ettiğine karar vererek tarihî bir karara imza atacaktı.

- Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, akademisyenlerin ve mezun yakınlarının da katıldığı alternatif bir mezuniyet töreni düzenleyecekti. Güney Meydan'da gerçekleşen törene 450 mezun, 700’e yakın mezun yakını ve Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri katılacaktı. Alternatif mezuniyet töreninde, üzerinde atanmış yönetimin imzası olmayan, öğrencilerin "Direniş Diploması" olarak adlandırdıkları diplomalar akademisyenlerce mezunlara dağıtılacaktı.

Boğaziçi Üniversitesi alternatif mezuniyet töreninde Can Candan konuşma yaptı. / Kaynak: Ahmet Emre)(Boğaziçi Üniversitesi alternatif mezuniyet töreninde Can Candan konuşma yaptı. / Kaynak: Ahmet Emre)
  • Bu sırada kayyum-rektörün de katılımıyla Boğaziçi Üniversitesi‘nde “154. Mezuniyet Töreni” çevrimiçi olarak yapılacaktı. Atanmış rektör Naci İnci’nin konuşmasının da yer aldığı Youtube videosu, yorumlara kapatılacak, ancak Boğaziçililer, videodaki “beğenmeme” (dislike) butonuna basıp İnci’yi protesto edecekti.

İklim-Çevre:

- Dişi ahtapotların istenmeyen çiftleşme girişimleri sırasında erkeklere kum, deniz kabuğu ve yosun fırlattığı ortaya çıkacaktı. Avustralya kıyılarındaki ahtapotların görüntüleri, 8 bacaklı hayvanların "kollarını, dokularını ve sifonlarından fışkıran suyu koordine ederek kullanabildiğini, böylece su sütunları boyunca materyalleri şiddetle fırlatıp bazen diğer ahtapotlara çarpmasına neden olduğunu" gösterecekti.

- Dünya Meteoroloji Örgütü'nün, son 50 yılı kapsayan araştırmasına göre, 1970'ten bu yana hava koşulları kaynaklı afetlerin sayısı 5 kat artmıştı. Rapora göre, aşırı hava koşullarından kaynaklanan afetlerde 2 milyondan fazla insan hayatını kaybetmiş, en çok can kaybı ise kuraklıktan kaynaklanmıştı.

- Ida Fırtınası nedeniyle kuvvetli sağanak yağış ve su baskınlarının yaşandığı New York ve New Jersey'de acil durum ilan edilecekti. New York, New Jersey, Pennsylvania, Connecticut ve Maryland’de en az 25 kişi hayatını kaybedecek, deniz dibi ve kenarındaki farklı noktalardan denize petrol akacaktı. 

Ida Kasırgası Orta Atlantik boyunca New England'a doğru ilerlemeye devam etti ve bölgede tehlikeli sel koşulları yarattı.(Ida Fırtınası, Orta Atlantik boyunca New England'a doğru ilerlemeye devam etti ve bölgede tehlikeli sel koşulları yarattı. / Kaynak: Gamal Diab / EPA)

- ABD’de Kaliforniya orman yangınları Eylül ayında da yaşanmaya devam ederken yangınların, devasa boyutlara ulaşabilen sekoya ağaçlarına ulaşmasını engellemek için itfaiyeciler ilginç bir yöntem kullanmaya başlayacak, ulu ağaçların birkaç metrelik bölümü yanmaz alüminyum malzemeyle sarılacaktı.

- Suriye’de bir elektrik santralinde meydana gelen kaza sonucu Akdeniz’e yoğun miktarda petrol dökülecek, hızla bölgeye yayılan petrol tabakası uzaydan dahi görüntülenecekti. Kaydedilen görüntülerde 800 kilometrekarelik New York şehri büyüklüğündeki kirlilik görülebiliyordu. Dökülen petrolün bir kısmı Hatay'ın Samandağ sahiline de vuracaktı.

- Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) kuruluşu tarafından, yok olmakta olan türleri izlemek için hazırlanan bir liste, 138.374 türden 38.000'den fazlasının yok olma riskiyle karşı karşıya olduğunu ortaya çıkaracaktı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 2.7 santigratlık sıcaklık artışının dünyanın "felakete" sürüklenmesi anlamına geleceği uyarısında bulundu.  /(BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 2.7 santigratlık sıcaklık artışının dünyanın "felakete" sürüklenmesi anlamına geleceği uyarısında bulundu. / Kaynak: Getty Images)

- Climate Action Tracker (CAT) adlı çevre koruma kuruluşunun analizine göre ise, G20 ülkeleri dahil 36 ülke ve AB’nin karbon emisyonları Paris İklim Anlaşması hedeflerinin çok uzağında kalmaktaydı. Analiz, Afrika’nın küçücük Gambia’sı dışında dünyada 1,5C hedefine uygun hareket eden tek bir ülke daha olmadığını gösterecek, insanlığı şaşkınlıktan şaşkınlığa sürükleyecekti. BM ise "Karbon salımı 2030'a kadar %16 artacak, dünya yanlış yolda" diyerek siyasi liderleri bir kez daha uyaracaktı.

- Global Witness (Küresel Tanık) kuruluşunun raporuna göre, 2020'de dünya çapında 227 kişi ile rekor sayıda çevre aktivisti öldürülmüştü. 2020 art arda en yüksek cinayetin yaşandığı ikinci yıl olacaktı. Paris İklim Anlaşması'nın 2015'te imzalanmasından bu yana, her hafta ortalama dört aktivist öldürülmüştü.

- Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 15 yıl sonra Hava Kalitesi Kılavuzu’nu güncelleyecekti. Yeni kılavuzda fosil yakıt kaynaklı hava kirliliği en büyük sağlık riski konumuna yükselecekti. DSÖ sadece 2018’de 8,7 milyon kişinin hava kirliliği kaynaklı hastalıklardan hayatını kaybettiğini açıklamıştı. Yani, dünyada insan için en büyük tehlikeyi hava kirliliğinin oluşturduğu apaçıktı. Hava kirliliği bilimcisi Aidan Farrow’a göre, yeni kılavuzda belirtilen tehlikeli maddelerin atmosferdeki sınır oranlarına bakıldığında dünyanın en büyük 100 kentinin hiçbiri bu standartları karşılayamıyordu.

- Greenpeace tarafından analiz edilen son verilere göre Rusya, ülke tarihinin gelmiş geçmiş en büyük orman yangını sezonunu yaşamıştı. Yangınlar, 2021'de 18 milyon hektardan fazla ormanı yok etmiş ve ülkenin orman yangınlarını uydu kullanarak izlemeye başladığı 2001'den bu yana rekor kırmıştı. Sibirya'nın tayga ormanları, yangınlar sebebiyle Haziran ve Ağustos ayları arasında atmosfere 970 megaton karbondioksit salmıştı. Bu, dünyanın geri kalanındaki tüm ormanların toplamından daha fazla miktarda bir karbon salımı anlamına gelecekti.

- Yeni bir araştırmaya göre, bebeklerin dışkılarında yetişkinlere göre 10 ila 20 kat daha fazla mikroplastik bulunuyordu. Daha önce yapılan araştırmalarda anne karnındaki bebek plasentlarında da mikroplastiklere rastlanmıştı zaten. 

- Fridays for Future’ın (Gelecek İçin Cumalar) çağrısıyla gerçekleşen küresel iklim grevinde 99 ülkede, 1800’den fazla noktada yüzbinlerce genç iklim aktivisti Sistemi Kökünden Değiştir sloganı arkasında yürüyecekti. Greta Thunberg 100 binin üzerinde kişinin katıldığı Berlin’deki yürüyüşte bir konuşma yapacaktı. Almanya’daki seçimlerden iki gün önce gerçekleşen eylemde Greta, Almanya’nın karbon salımındaki önemli negatif rolünü hatırlatarak “oy vermek yetmez. Sokaklara inmeye devam etmeliyiz” diye seslenecekti.

  • Türkiye’de de İstanbul, Ankara, Bodrum, Çanakkale, Bursa gibi şehirlerde yüzlerce iklim aktivisti iklim grevleri, yürüyüş ve etkinlikler düzenleyecekti. Türkiye’deki en büyük iklim grevi İstanbul Kadıköy’de gerçekleşecekti. Kalamış’ta vegan piknikte buluşan ve sonrasında iskele meydanında basın açıklaması yapan 400 kadar aktivist Gazhane’ye yürüyecek, etkinlik konuşmalar ve konserlerle devam edecekti.

Küresel İklim Grevi Gazhane

(İklim aktivistleri Küresel İklim Grevi için Kadıköy'deki Gazhane'de toplandılar. / Kaynak: Twitter)

- Greta Thunberg, Eylül ayının sonlarında Milano’da gerçekleşen Youth4Climate (İklim için Gençler) zirvesinde konuşacak ve iktidarların boş sözlerini ünlü “bla bla bla” (laga luga) sözleri ile eleştirecekti: “2050'ye kadar Net Sıfır, falan filan. 2050'ye kadar Net Sıfır Falan filan filan, net sıfır falan filan. İklim Nötr falan filan.” Diyen Greta konuşmasında ayrıca “Artık umudun ne olduğuna iktidardakilerin karar vermesine izin veremeyiz. Umut pasif değildir. Umut falan filan değildir. Umut doğruyu söylemektir. Umut harekete geçmektir ve umut her zaman insanlardan gelir” diyecekti.

  • Aynı zirvede konuşan Ugandalı aktivist Vanessa Nakate ise sadece ‘uyum önlemlerine’ odaklanmanın iklim adaletsizliği anlamına geldiğini söyleyerek "Açlığa uyum sağlayamazsınız. Yok oluşa uyum sağlayamazsınız" diyecekti.
Greta ve Nakate(Greta Thunberg and Vanessa Nakate Milano'da Youth4Climate zirvesinde / Kaynak: AP)

- Guardian gazetesinin kıdemli çevre editörü Jonathan Watts “Dibe doğru yarış” başlığıyla gezegeni bekleyen yeni büyük felaketi yazacaktı. 3 ay önce küçük bir okyanus ülkesi olan Nauru ile Kanadalı bir maden şirketinin dünyanın ilk okyanus tabanı madenciliği için anlaşmaya vardığını duyuracaktı. Watts, insanlığın okyanus derinliklerine dair bilgisinin uzayın derinliklerine dair bilgisinden çok daha az olduğunu, bu konuda teknolojik ve bilimsel çalışmaların da çok az olduğunu, dolayısıyla bu girişimlerin insanlığı yeni bir ekolojik felakete sürükleyebileceğini yazacaktı.

- Kuraklık nedeniyle Van Gölü'nde sular 2 kilometre çekilecekti. Bazı kuş türleri gölü terk edecek, balık ölümlerinin de yaşandığı gölde suların çekilmesi sonucu tarihi kalıntılar ortaya çıkacaktı. Burdur’da yaban hayatı koruma alanı olan ve 122 kuş türünün yaşadığı Karataş Gölü’nün de tamamen kuruduğu açıklanacaktı. 

- Marmara Denizi'nde Bilim-2 Gemisi ile önemli araştırmalar yürüten ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nde görevli bilim insanları, müsilaj sonrasında denizin 22 metrenin altında yaşamın bittiğini açıklayacaktı. 

Müsilajla denizin 22 metre altındaki yaşamı bitti

(Müsilaj nedeniyle su altı yaşam büyük tehdit altında / Kaynak: AA / Şebnem Coşkun)

- Amasra'da uzun yıllardır termik santral kurmayı başaramayan Hattat Holding, kentin belediye meclisi ve CHP’li belediye başkanına ticari itibarının zedelendiğini ileri sürerek 1 milyon liralık manevi tazminat davası açacaktı. Şirket, Belediye Başkanı Çakır’ı İçişleri Bakanlığı’na da şikâyet edecekti.

Covid-19:

- Koronavirüsün son derece bulaşıcı bir varyantı olan Delta varyantı dünya genelinde yayılırken, birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de vaka sayıları artacaktı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye'deki Covid-19 vakalarının yüzde 90'ından fazlasının "Delta" veya "Delta Plus" olduğunu, yani Delta varyantının dominant (baskın) hale geldiğini duyuracaktı.