Saatte Beş Çocuk Tecavüz Kurbanı

-
Aa
+
a
a
a

Büyükanne akşam küçük kıza bakmak istediğinde şok geçirdi. 9 aylık bebek, yatağında kanlar içinde yatıyordu; iç organları ve bel kemiği ağır hasar görmüştü. Güney Afrika’nın elmaslarıyla ünlü kenti Kimberley’de, hastanede uzmanlar bebeğin hayatta kalması için saatlerce uğraş vermişti. Çok geçmeden polis altı erkeği tutukladı. Birlikte minik kıza tecavüz etmekle suçlanıyorlardı...

Geçtiğimiz yılın Ekim ayında gerçekleşen korkunç olay, dünya çapında tepki topladı. Oysa binlerce vakadan yalnızca biri. “Çocukların cinsel istismarı alanında dünya çapında en yüksek rakamlara sahibiz” diyor Güney Afrika Çocuk Hakları Koalisyonu’nun kurucusu Nicole Barlow.

Çocuk Refahı Ulusal Konseyi’nin 1998’de ortaya çıkardığına göre Güney Afrika’da istatistiksel olarak her saat 5 çocuk cinsel olarak istismar ediliyor. Dahası vaka sayısının 1994’ten beri iki kattan fazla

arttığı gözleniyor. Geçtiğimiz yıl polise bildirilen çocuk tecavüzlerinin sayısı 21 binin üzerinde ve gerçek rakamın bundan da vahim olduğu açık. Çocuklar çoğunlukla akrabalarının kurbanı oluyor. Ne yazık ki vakaların yalnızca %8’i suçluların cezalandırılmasıyla sonuçlanmış.

Dahası kurbanların yaşı, sivil toplum kuruluşlarına göre, giderek küçülüyor. Çocukların korunması için mücadele veren Childline’ın verileri, tecavüze uğrayan çocukların yarısı 7 yaşın altında. En küçük kurban henüz 5 aylık. Kimliği bilinmeyen bir kişinin tecavüzünden sonra plastik cerrahlar bebeğe yapay bağırsak çıkışı yapmak zorunda kalmış.

Çocuk tecavüzleri sayısının aşırı yüksek olmasının nedenlerinden biri, bir bakireyle yapılan seksin HIV’ten koruduğu ve hatta AIDS’i tedavi ettiği yönündeki batıl inanç. Güney Afrika’da çok sayıda kızın bekaretini 12-13 yaşlarında kaybetmesinden dolayı, erkeklerin giderek daha küçük yaşta çocuklara yöneldiği öne sürülüyor. Bu arada şiddete dayalı cinsel ilişkiye, bu ülkedeki birçok erkek egemen kültürde hala geleneksel olarak “kahramanlık” gözüyle bakılıyor. Güney Afrika’da yapılan araştırmalar, her 3-4 kadından birinin hayatında en az bir kez böyle bir “kahramanlığın” kurbanı olduğunu gösteriyor. İstatistiklere bu, her 30 saniyede bir kadının tecavüze uğramasıyla yansıyor.

Yılda 70 bin HIV’li bebek

Çocuklara karşı cinsel suçların işlenmesi, tüm kara kıtada en büyük sorunlardan biri. Kenya’daki Kız Ağı’nın (bir koruma derneği) verdiği bilgilere göre, kızların %25-50 arası oranı, ilk cinsel deneyimlerini “zorla” yaşıyor; ortalama 7 yaşındayken. Güney Afrika’daysa bu tecavüzler suç istatistiklerinde ilk sırayı alıyor. AIDS ise, 5 yaş altı çocuklarda başlıca ölüm nedenleri arasında. 5 milyon kişiyle -nüfusun %10’u- ülke, dünya çapında en yüksek sayıda HIV pozitif insana sahip.

Nedenlerini boşvermişlikle tabulaştırmanın ölümcül karışımında aramak gerek. Devlet Başkanı Thabo Mbeki örneğin bir keresinde açıkça, virüsle bağışıklık sisteminin çöküşü (AIDS) arasında bir bağlantı olduğunu reddetmişti. Sonra; kıtanın bu en güçlü ülkesi, etkin bir AIDS’le mücadele politikası hayata geçirmeyi ihmal etti. Oysa örneğin Uganda’da sürekli eğitim ve önlem kampanyaları sayesinde enfeksiyon oranı 1990’ların başında %14 iken bugün %8’e geriledi.

Güney Afrika’da her yıl HIV taşıyan 70 bin bebek dünyaya geliyor. Hükümet kısa süre öncesine kadar, HIV taşıyan gebe kadınları Nevirapine vermeyi reddediyordu. Bu ilaç ana rahmindeki cenine HIV’in bulaşması riskini yarı yarıya azaltıyor. Başkan Mbeki garip gerekçelerle bu uygulamaya karşı çıkmıştı. AIDS’le mücadele eden bir grup insan mahkemeye başvurunca ancak, ilaç serbest bırakıldı. Pretorya’da en üst mahkeme, sağlık kurumlarının, tüm HIV taşıyan hamile kadınlara Nevirapine sağlamak amacıyla Mart’a kadar bir uygulama planı geliştirmesi gerektiğini buyurdu. Bu da bir şey..

Spiegel Online / 5.2.2002

Çeviren: Melih Kafa