Açık Bilinç'te bu hafta Dr. Murat Paker’le öğrenilmiş çaresizlik konusuna devam ederek, toplumsal ayrışma ve bölünmeden ve telafi ihtimallerinden söz ettik.
Geçen hafta üzerinde konuşmaya başladığımız "öğrenilmiş çaresizlik" hali, 1960’lardan itibaren çeşitli araştırmalarla belgelenen ve canlılar dünyasında yaygın olarak gözlemlenen bir durum. Amerikalı sosyolog Harrison White, Identity & Control: How Social Formations Emerge başlıklı kitabında, öğrenilmiş çaresizliğin bireyleri aşarak daha genel bir toplumsal durum olarak da ortaya çıkabileceğini ve birlikte hareket etme duygusunu zedeleyebileceğini öne sürmüştü
Ülkenin durumundan kaygı duyan ve büyük ölçüde kendisini ifade etme yolları tıkanmış olan muhalif kitlede bir tür öğrenilmiş çaresizlik hali tezahür ederken, yaklaşık aynı boyuttaki iktidar yanlısı kitle, bu durumundan hiç pay almamış gibi durmakta. Programda, bu derin toplumsal ayrışma ve bölünmenin nedenleri ve telafi ihtimallerine değinmeye çalıştık.
Ele aldığımız konulara genel bir arkaplan oluşturabilecek, birey ve özne olma durumunu, Otorite, İtaat, ve Vicdan başlıklı bir seride konuşmuştuk:
Bilgi Üniversitesi Klinik Psikoloji öğretim üyesi olan Dr. Paker’in, psikotravmatoloji ve psiko-politik üzerine çok sayıda makalesi ve iki kitabı var: Psiko-politik Yüzleşmeler (2007), Türkiye Debelenirken (2016). Dr. Paker’in kimi yazılarına http://t24.com.tr/yazarlar/murat-paker adresinden de ulaşılabilir.
